Türkiye'yi yasa boğan olaydan sonra madenciliğe dair pek çok koşulun değiştiği ilçede eşlerini, çocuklarını ya da babalarını kaybedenlerin üzüntüsü ilk günkü gibi duruyor. 
Soma'da Eynez mevkisinde Soma Kömür İşletmeleri AŞ tarafından işletilen ocakta 13 Mayıs 2014'te çıkan yangında, galerilerin dumanla dolması sonucu yaşamını yitirenler arasında 27 yaşında, 2 kız çocuk babası tekniker Mehmet Azman da vardı. 
Çocuklarına daha iyi bir gelecek sunmak, krediyle aldığı evin taksidini ödemek ve yarım kalan üniversite eğitimini tamamlamak için yerin metrelerce altında çalışmayı göze alan Mehmet Azman, büyük kızının doğum gününde yaşamını yitirdi.
Babası gibi madenci olan Azman, geriye gözü yaşlı aile bıraktı.
Genç yaşta madenciliği tercih eden 32 yaşındaki Ahmet Ali Aslan'ın da ardından geride gözü yaşlı eşiyle iki yetim kaldı. Kaza günü  9 aylık bebeği Mustafa'nın kokusuna doyamadan mesaisine yetişen Aslan'ın oğluyla ilgili hayalleri de madende söndü. 
Uğur Çolak da babası İsmail gibi madenciydi. Üniversite eğitimini yarım bırakıp madende çalışmaya karar veren Çolak, kazada yaşamını yitirdiğinde 26 yaşındaydı ve 2 oğlu vardı. 
Arkadaşlarına çocuklarının sünnet düğünü ile ilgili planlarını anlatan Çolak, 13 Mayıs'ta geride gözü yaşlı bir aile bıraktı. 
Oğlunun cenazesini dövmesinden tanıyabilen baba İsmail Çolak ise Türkiye'yi yasan boğan maden faciasında hayatını kaybeden 301 işçinin anısını yaşatmak için Soma 301 Madenciler Derneğini kurdu. 
- "Mustafa babasını bilmiyor"
Kazada eşi Ahmet Ali Aslan'ı kaybeden Marziye Aslan,  facianın ardından 2 çocuğuyla yapayalnız kaldığını söyledi.
Çok büyük acı yaşadıklarını dile getiren Aslan, "13 Mayıs bizi yıktı, canımız çok yandı. Oğlum Mustafa, babası öldüğünde 9 aylık bebekti. Mustafa babasını hiç tanımayacak. 'Baban çok güzel bir yerde meleklerle beraber cennette' diye anlatıyorum. Büyüyünce neler söyleyeceğim bilemiyorum." dedi. 
Eşinin eksikliğini hep hissedeceklerini vurgulayan Aslan, aradan 5 sene geçmesine rağmen acılarının hep taze kaldığını söyledi. 
Aslan, şöyle devam etti:
"Keşke ekmek soğan yeseydim de çocuklarım babasız kalmasaydı. O gün maden değil bizim içimiz göçtü. Keşke eşim yaşasaydı da çocuklarım ellerinden tutsaydı. Kızım, çarşıya pazara gitmiyor. Çünkü 'Anne elimden tutanım yok' diyor. Bu acıyı kimse tatmasın. 13 Mayıs geliyor ama nasıl geliyor bir de bize sorsunlar. Bizim için 5 sene olmadı hiç. Daha dün gibi." 
- Kızının doğum gününü kutlayamadı

Şehit Mehmet Azman'ın annesi Safiye Azman da eşinin de yıllardır madenlerde çalıştığını hatırlattı.
Oğlunu çok genç yaşta kaybettiklerini anlatan anne Azman, "Facianın yıl dönümü yaklaştığında evimize hüzün çöküyor. Torunum Nisanur 8 yaşına bastığı gün babasını kaybetti. Kazadan bir gün önce babasından doğum günü hediyesi olarak ayakkabı istemişti. Oğlum kızının doğum gününü kutlayamadan bu dünyadan geçti gitti. Nisanur babasının ona ayakkabı alacağını hiç unutmuyor." şeklinde konuştu. 
Azman, oğullarının acısını unutamadıklarını kaydetti. 
- "Sadece biz ailelerin acısı değişmedi"

Soma 301 Madenciler Derneği Başkanı İsmail Çolak da oğlu Uğur'u kazada kaybettiğini hatırlattı.
Kazada yaşamını yitiren 301 kişinin hayallerinin yarım kaldığını vurgulayan Çolak, "13 Mayıs geldi kapıya dayandı. Kazadan sonra Soma'da çok şey değişti ama sadece biz ailelerin acısı değişmedi. İlk günkü gibi acılarımız tazeliğini koruyor. Çalışan maden işçilerimizin çalışma şartları değişti, maaşları değişti, koşulları değişti. Birçok şey değişti. Esnafın kazancı değişti. Tek biz ailelerin acısı aynı kaldı." diye konuştu.

Editör: TE Bilişim