Matematiği pek de iyi olmayan birisine sorsanız 25 Kasım 2019-Ocak 2021 Tarihleri arasında geçen süreyi size şıp diye söyleyiverir sanırım. Ben de öyle düşünmüştüm. Şimdi bana ‘Bu tarih aralıklarıyla bizi neden meşgul ediyorsun’ dediğinizi duyar gibiyim.

Akhisar Belediye Başkanlığı görevinde üç dönem bulunan, sonrasında üç dönem çıtasına takıldığı için de başkan adayı olamayan Salih Hızlı’dan söz ediyorum. AK Parti tarihinde ilk kez, partinin amiral kaptanlığını tepeden indirme bir kararla Salih Hızlı’yı Manisa AK Parti, yani (Adalet ve Kalkın Partisi) il başkanlığı görevine getirdi. İnanın göreve geldiği gün “Tamam. İl düzeyinde bir ilçenin belediye başkanlığı görevini yapmış olan birisinin iktidar partisi amiral gemi kaptanlığında çok icraatlar yapar” diye düşünüyordum. Ancak aradan geçen 14 aylık süreçte bunun böyle olmadığını hem izlenimlerimle hem de somut gelişmelerde görme fırsatını buldum.

İlde bu kadar değerler durur iken yerelde Akhisar ilçesinde üç dönemdir AK Parti’nin kalesini CHP’ye kaptıran bir belediye başkanı olan Hızlı’yı taşıyamayacağı bir yükün altına neden attılar bilinmez. Mutlak birilerinin bir hesabı olmalı. Kötü giden süreçte bunun faturası hizmet bekleyen Manisalılar yerine birilerine de kesilmeli.

Bence Salih Hızlı gibi değeri ödüllendirmek adı altında onu gelinen süreçte görünmez, bulunmaz, icraatsız kılmak, itibarsızlaştırmak doğru değil. Veya böylesi bir izlenimi vermek de akılcı olmasa gerek.

Sadece iktidar partisi il başkanlığı makamını değil, bence bugüne kadar Türkiye’deki siyasetin ekseninde bulunan Manisa’daki partilerini etkisiz hale getirdiklerinin farkında bile değiller.

AK Parti Manisa teşkilatının geçmişine şöyle bir baktığımda ‘Hey gidi şaşalı ve şamatalı günler diyorum’

Düşünün; hükümetin üç ayağından birisi sizin ilinizden milletvekili, hatta iki dönem TBMM başkanı, başbakan yardımcısı, üstüne üstlük hükümet sözcüsü gibi önder bir isim Bülent Arınç vardı. İşte onun için diyorum hey gidi günler hey.

Bunun yanı sıra Manisa AK Parti İl Başkanı Salih Hızlı’dan ve onun öncesindeki il başkanları da oldukça etkin bireylerdi.

Kurucu il başkanlığı Mehmet Çerçi ile başlayan Hayrullah Solmaz ile devam eden süreçte Dursun Ali Yıldız, Abdurrahim Arslan seçildiği günün hemen ertesi gününde Bülent Arınç ve ekibi tarafından giyotine konulan Ramiz Şiyak, Murat Baybatur, Çetin Güngör, Zülfikar Gürcan ve Berk Mersinli gibi isimler AK Parti’nin şaşalı dönemlerinde il başkanlığı görevlerinde bulundular.

Her biri ülkenin gidişatı ve muhalefetin çıkışlarına karşı haftalık değerlendirme toplantılarında bulunurlardı. Gelin görün ki Berk Mersinli’nin sürpriz şekilde il başkanlığı görevinden istifaya zorlanmasıyla birlikte görevinden istifa ettirildi.

14 ay önce yerine göreve getirilen Salih Hızlı, görevde bulunduğu süre içerisinde bir tek basın toplantısı bile yapmadı. Pardon yaptı da bizim mi haberimiz olmadı belki. Yapmalıydı, yapmak zorunda idi. Dünyayı kasıp kavuran Covid-19 salgını en çok ekonomik olarak yerle bir olan Manisa’daki gidişat hakkında Manisalıları bilgilendirmek, onlara siyaseten moral vermek onun görevi idi. Hadi o akıl edemedi bari onunla birlikte görevde bulunan başkan yardımcıları ve yönetim kurulunda görev bölümü yapan üyeleri yapabilirdi. Onlardan da ses seda çıkmadı bu süreçte.

Oysa ki muhalefet il başkanları hükümetin yanlış giden icraatları başta olmak üzere Manisa’ya neler yapılıp yapılmadığı konusunda gün aşırı demeçler verirken soyadı ‘Hızlı’ olan AK Parti İl Başkanı Salih Hızlı’dan tek satır açıklama gelmeyen AK Parti Teşkilatının varlığından nasıl söz edebilir ki?

Manisa Adalet ve Kalkınma Partisi’nin parlamentoda 5 milletvekili vardı. Bu beşliğe sürpriz şekilde İYİ Parti’den istifa eden Tamer Akkal’ın da eklenmesiyle 6’ya yükseldi. Murat Baybatur, Uğur Aydemir, İsmail Bilen, Semra Kaplan Kıvırcık, Mehmet Ali Özkan. Buna bir de MHP’nin grup başkan vekilini eklediğimizde ortaya mahşerin 7 atlısı veya süvarisi çıkıyor.

Böylesine güçlü bir parlamenter ayağının bulunduğu iktidar partisinin Manisa il teşkilatının canlı ve hareketli, pırpır gibi görünmesi gerekirken adeta ölüler evi gibi görünüyor olmasını da doğru bulmam mümkün değil. Bu durum AK Parti’ye gönül vermiş olan partilileri de üzdüğünü biliyorum.

Mazeret olarak Covid salgını dolayısıyla halkımızla buluşamıyoruz diyebilirler. Video dijital ortam niye var. Cumhur İttifakı ortağı MHP Manisa İl Teşkilatı muhalefetin her türlü eleştirilerine dört koldan tüm teşkilatları ile gerek sözlü gerekse yazılı olarak yanıt verdiği de unutulmamalı. En azında ülke gündemini yakından takip ediyorlar. Bu yeterli mi sizce hayatta değil….

BAŞKANLIK ADAYLIĞINA SOYUNAN O İSİM PARTİNİN GELECEĞİNDEN UMUTSUZ

Kongreyi yapamıyoruz, aday olmak isteyenleri ise el altında itibarsızlaştırma, teşkilatlarla buluşmalarının önünün kesilmesini doğru olmasa gerek. Bu süreçte Manisa il kongresinde başkan adaylığını açıklayan Fırat Demirpolat verdiği demecinde AK Parti’nin Manisa’da geldiği süreci acı söylemlerle dile getirmekten çekinmeyerek; “Diğer partilerin kapı kapı dolaşarak üye kazandırmaya çalıştığı bir dönemde, bizim partimizin bu rahatlığı bizi rahatsız etmiştir. Partimizde eski heyecan kalmamıştır. Parti gittikçe tabandan uzaklaştırılmıştır. AK Partimiz bugün için garibanların partisi olmaktan çıkmıştır. Eski günlerine getirebilmek için başkan adaylığımı açıklıyorum” diyor.

Manisa teşkilatının bu durumundan rahatsız olanlar arasında parti il yönetici Gürkan Kızıltuğ’un bulunduğunu biliyorum. Kimilerine göre Kızıltuğ, Berk Mersinli tarafından destekleniyor. Kimin tarafından desteklendiğinin ne önemi var? Önemli olan bu kötü sürece dur demek isteyen Başkan adayları Demirpolat ve Kızıltuğ gibilerin sayılarının arttırılması varken öte yanda da adaylara karşı fevri davranmak yerine onları parti meclislerin dinlemek daha doğru olurdu.

Cezaevinde bulunan HDP eş Genel Başkanı Demirtaş çıkışları ile Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından ikinci kez gözden çıkartılan Bülent Arınç, aktif siyasi sürecini yeniden askıya almasıyla birlikte Manisa’daki teşkilatın ağabeyliğine Baybatur’un hazırlandığı biliniyor. Ancak Baybatur bu süreçte bu yolculuğunda tek başına değil. Aşiretler ve muhafazakarlar üzerinde etkili olduğu düşünülen İsmail Bilen, Yunusemre Belediye Başkanı eski Milletvekili Dr.Mehmet Çerçi ile birlikte kongre öncesinde Manisa teşkilatının yeni iskeletini oluşturmaya çalışıyorlar.

Yerel seçimlerde kimler Belediye Başkan adayı gösterilecek. 2023’de kimler milletvekili olacak, bu isimleri de bu üçlü belirleyecek gibi.

Olası yerel seçimlerde Baybatur, Manisa Büyükşehir Belediyesi Başkanlığına göz kırpabilir. Kendisinden boşalan milletvekili koltuğuna ise yapılacak ilk kongrede İl Başkanlığı koltuğuna oturtmayı planladığı Salih Hızlı’yı parlamentoya taşımak. Ömer Faruk Çelik’in de milletvekili ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı hayallerini unutmamak gerekir.

Tamer Akkal ve partinin tek kadın milletvekili Semra Kaplan Kıvırcık ile ilgili süreci ise hep birlikte izleyeceğiz.

Bu arada Büyükşehir Belediye Başkanlığı rüyası yarım kalan Hüseyin Tanrıverdi’nin bir hesabının olduğu da unutulmamalı!...

Yerel seçimlere kadar gayet barışçıl, hoşgörü çerçevesinde yol alarak yıllardır beklenen imar planın bitirilmesi yönünde taraftarların karşılıklı tavizleri gerçekten gözlerimi kamaştırıyor. Aman aman nazar değmesin tüm girişimler halkın başını sokacakları evleri olması yönünde olmasını temenni ediyorum.

Bu hesapların içerisinde Cumhur İttifakı’nın Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün var mı yok mu zaman gösterecek.

Siyasette sabahtan akşama süre o kadar da uzun değil, göz açıp kapatıncaya kadar geçip gidiyor. Bir de bakmışsınız seçimler gelip çatmış. Erken olası seçimi göz önünde bulundurursak plan jet hızıyla güncellemekte gerekir. Bu yolculuk sürecinde kim kırılır, kim dökülür bilinmez ancak inanın ben de büyük bir heyecanla bekliyorum.

2021 yılının Tüm ülkemde yaşayan insanlarımız başta olmak üzere Manisalılara da sağlık, huzur ve barış getirmesi temenni ediyorum.

Saygılarımla…