Down sendromlu çocukların da yaşam kalitelerinin artırılmasının mümkün olduğunu ve iyi bir eğitim alırlarsa hayatlarında normalleşme sürecinin hızlanacağını belirten uzmanlar, Cevdet’in kaydettiği aşamanın çok önemli olduğunu dile getirdi.
Erken yaştan itibaren iyi bir eğitim alan down sendromlu çocuğun zeka seviyesi yükselebileceğini ifade eden uzmanlar, legoları takma çıkarma, müzik seslerine uygun tepki verme, bağımsız olarak yürüme davranışı kazanma, resim üstünde istenilen nesneyi gösterme gibi beceriler kazanan minik Cevdet, eğitim gördüğü Tek Çözüm Bir Dilek Rehabilitasyon Merkezi’nin sevgilisi haline geldi. İnsan vücut hücrelerinin çekirdeklerinde 23 çift kromozom, toplamda ise 46 kromozomun yer aldığını belirten kurum yetkilileri down sendromlu çocuklarda ise 47 çift kromozom bulunduğunu, bu durumda olan bebeklerin anne karnında gelişemediğini ve hayatını kaybettiğini belirtti. Bu sebeple down sendromlu doğmayı başarmış bebeklere ‘mucize bebekler’ deniyor.
Cevdet Kurcan’ın annesi Refiye Kurcan, “Oğlumu, Tek Çözüm Bir Dilek merkezinde özel eğitime getirdiğimde gerçekten çok umutsuzdum. Çünkü daha önceleri birkaç rehabilitasyon denememiz olmuştu. Fakat oğlumda gelişme olmadı. Umutsuz olarak geldiğim Tek Çözüm Özel Eğitim, adı gibi bizim için gerçekten tek çözüm oldu. Öncelikle ders saatlerinde kurumundan fedakarlık yaparak esneklik sağlayan, oğlumu hızlandırılmış bir eğitime sokan, bana psikolog gibi yaklaşıp beni bir nebze olsun rahatlatan sevecenliği, güler yüzlülüğüyle Pınar Gülsün’e ve oğlumun derslerinde özverili bir şekilde yılmadan eğitim veren öğretmenimiz Güliz Şimşek’e teşekkürlerimi sunuyorum” diyerek evladının gösterdiği gelişimden dolayı çok mutlu olduğunu ifade etti.
Kurum temsilcisi Pınar Gülsün ise “Bu tablo karşısında duygulanmamak mümkün değil, gerçekten çok duygu yüklü bir olay. Ama başarmanın vermiş olduğu mutluluk bizi daha fazla çalışmaya ve emek harcamaya yöneltiyor. Benim için öncelik yaptığım işi sevmek ve sıkıca takip etmektir. Her şeyden önce velilerimin yüzünü güldürmeyi hedefledim. Benim önceliğim onları mutlu etmek. Varoluş sebebimizin hayata sıkıca bağlanmak ve azmederek hedefe doğru koşmak olduğunu düşünüyorum. Sonuçlar yüz güldürücü olunca gerçekten tüm yorgunluğumuz gidiyor” dedi.
