Dün gece Manisa’ya özgü bir tren kazası meydana geldi. Bu ifadeyi maalesef kullanmak zorunda kaldım. Çünkü “hemzemin geçit kazası”, “tren kazası”  gibi başlıkların en çok atıldığı illerden biridir Manisa. Artık Manisa’nın tren kazaları üzüm, mesir kadar ünlü! Ve bu şehrin kaderi oldu… Bu şehirde “tren gelir hoş gelir” türküsünün tam tersine tren Manisa’dan hiç de hoş geçmez. Tren denince, hemzemin geçit denince ödümüz patlıyor, ‘eyvah’ diyoruz. Bizim de imtihanımız bu… 
Dün gece yaşanan tren kazası aslında Manisa’nın neden tren kazalarına sahne olduğunu göstermesi açısından önemli ipuçları veriyor. Geçidi çoğunuz biliyordur. Menemen yolu ile eski Muradiye yolunu birleştiren dar ve küçük bir geçit. Tamtam var. Tren gelmeden en az bir dakika önce tamtam iniyor. Genelde böyle… Dün gece ne oldu bilmiyoruz.  
Ajanslardan geçen haberde sürücünün tamtam indiği sırada geçmeye çalıştığı yazıyor. Böyle olduğunu varsayarsak, tamtam tren geldiği anda inmediğine göre, sürücünün tren gelmeden raylardan kurtulma şansı vardı. En az 35-40 saniyesi var. Neden aracı kurtaramadı? Eğer tamtam tren gelmeden birkaç saniye önce inmişse, bu çok ciddi bir ihmaldir. Çünkü söz konusu geçitte görüş mesafesi çok düşük. Aracınızın burnunu nereyse raylara sokmadan tren gelip gelmediğini görmeniz mümkün değil.
Peki bu geçitte sadece tamtam, yani kontrollü bariyer olması yeterli mi? Kısacası tren kazalarında tek suçlu sürücüler mi?
Dün gece 1 kişinin öldüğü, 4 kişinin yaralandığı kazanın meydana geldiği hemzemin geçit 3 Temmuz 2013 tarihinde çıkan, Demiryolu Hemzemin Geçitlerinde Alınacak Tedbirler Ve Uygulama Esasları Hakkında Yönetmelik’e uygun mu? Yönetmeliğin 8.madesinde hemzemin geçit açılamayacak yerler belirtilmiş. Bakalım kazanın olduğu geçit, hatta diğer hemzenin geçitlerdeki görüş mesafesi ve yol seviyesinde bir hata var mı? Kazalar sadece sürücüler yüzün de mi oluyor?   
Yönetmelik diyor ki: Karayolu aracından demiryoluna beş metre mesafede, demiryolunun her iki yönünün görüş uzaklığının 500 metrenin altında olduğu yerlere hemzemin geçit açılamaz.

Kazanın olduğu geçitte raylardan 5 metre geride durunca 500 metre ilerideki treni görebiliyor muyuz? Bu sorunun cevabını çoğunuz biliyor. Ama emin olmak için deneyin.
Gelelim ikinci detaya…
İlgili meddede “Demiryolu hemzemin geçitlerde ray üst seviyesi ile demiryolu hattının sağ ve solundaki 50’şer metrelik taşıt yolu aynı seviyededir” deniyor. Kazanın meydana geldiği geçitte anayoldan iner inmez hemzemin geçide giriliyor. Hatta Muradiye veya Horozköy’e sık sık gidenler çok iyi bilir, araçların bir bölümü Manisa-Menemen karayolu kapanmasın diye kavşakta hemzemin geçidin açılmasını beklerler. Çünkü yol ile hemzemin geçit arasındaki mesafe sadece 4-5 metredir. Ve eğimlidir. Demiryolundan seviye olarak yüksektir. Oysa yönetmeliğe göre hemzenin geçide en 50 metre kala yolun hemzemin geçitle aynı seviyede olması gerekiyor. Bu geçitte Horozköy tarafından gelenler yokuş tırmanıyor, Menemen yolundan gelenler ise aşağıya doğru iniyor. Seviye aynı değil, görüş mesafesi yok!  

Yönetmeliğe göre bu geçitte kurallara uyan tek bir detay var. Dur levhası!  O kurala da birçok sürücü uyuyor zaten. Ancak arada bir kişi dalınca olan oluyor. 
Yönetmeliği daha da detaylandırabiliriz. Ama benim asıl takıldığım nokta gözümle gördüklerim. 18-20 yıldır bu tarz haberleri yapıp duruyoruz. Hemzemin geçitlerde ne aileler yok oldu. Her kazadan sonra biraz daha iyileştirme yapıldı. Hemzenin geçitler eskisinden daha güvenli hale geldi. Ama sadece eskisinden güvenli… Bu, “güvenli” olduğu anlamına gelmiyor. Dün gece yaşanan kaza bunun ispatıdır.
Manisa’da insan ölümlerini durdurmaya yönelik yatırımlar, yatırımdan sayılmadığı için yapılmıyor. İnsanlar ölüyor, ölüyor, ölüyor… Ama alt geçitler, üstgeçitler yapılmıyor. Oysa Manisa’daki hemzemin geçitlerde birkaç köprü veya alt geçit projesi hayata geçmiş olsaydı Manisa’da kazalar sıfırlanmış, trafik de rahatlamıştı.
Sorsanız şimdi bir sürü bürokratik bahane sayarlar. Haksız çıkarsınız!