‘Seyredenler için keyifli, kazanan için mutlu, Manisalılar için kahır dolu bir maçtı. Seyredenler atılan 7 golle keyif buldu. İstanbul Büyükşehir Belediye kayıpla geçebileceği bir maçtan üç puanla ayrıldı. Manisaspor ise play-off yolunda yara aldı’ deyip

‘Seyredenler için keyifli, kazanan için mutlu, Manisalılar için kahır dolu bir maçtı. Seyredenler atılan 7 golle keyif buldu. İstanbul Büyükşehir Belediye kayıpla geçebileceği bir maçtan üç puanla ayrıldı. Manisaspor ise play-off yolunda yara aldı’ deyip maçı noktalamak istiyor canım. Çünkü artık tadı tuzu bıraktık keyifler de kaçıyor. Muhtemelen seneye süper ligde oynayacak bir takım karşında 3 gol buluyorsun, sahadan puansız ayrılıyorsun. Yok böyle bir şey. Yazıktır, günahtır. En azından sahada mücadele eden sizlerin emeğine yazıktır. Sonra size inanan yönetime, taraftarlara  ayıptır. Bir takım hele deplasmanda 3 gol birden atıyorsa, o deplasmandan puanla ayrılmalıdır. Bu işin mazereti yoktur. Olmamalıdır.

Bir defa bu nasıl ciddiyetsizliktir. Bu nasıl gamsızlıktır. Daha ne demeli ki. İki penaltı Hikmet. Hem de böylesine önemli bir deplasmanda. Önce ayağına hakim olamadın. Sonra eline. İnsan ceza alanı içinde hiç bu kadar net hareket eder mi? Birinde bastın tekmeyi, diğerinde açtın elleri havaya.  Hikmet için sakar bir oyuncu diyen bendenizim. Ama bu iki hareketi sakarlar bile yapmaz.

Böylesine ters başlayan bir maçın ilk yarısının skor anlamında düzgün bitmesi  büyük bir şans. Geride yapılan hatalar bir şekilde ileride telafi edildi. Tabi burada İstanbul Büyükşehir  defansının tıpkı bizim ki gibi evlere şenlik olmasının katkısı büyük. Öyle ya da böyle ilk yarıya Cousic, Gökay ve Mikiç ile golleri sıkıştırmışsın. Artık bundan sonra oyunu tutman  lazım. Orta sahada direnci yükseltmen lazım. Bir tek Gökay ile, biraz da Eray ile bu işin olmayacağını görmen lazım. Bunun tedbirini de  illaki kalende üçüncü golü gördükten sonra almamak lazım. Bir de hocam. Bu takımın sol bekte Hüsnü, önünde de Bülent ile daha güzel olduğu gerçeğini kabullenmek lazım.