Manisaspor’daki ilk iki yılı yedek kulübesinde geçmiş, birçok kez fırsat bulsa da değerlendirememişti.

Arka planda kaldı ilk yıllarında…

Hep hırçınlıkları ve gördüğü kartlarla gündem konusu oldu…

Geçen yıla kadar takıma katkı sağlayacağından herkes umudu kesmişti.

Ben de kesmiştim…

Artık eleştirilme vakti gelmişti ve geçen sezon öncesi tüm gözler ondaydı ve adeta istim üzerindeydi.

Burada son şansıydı sıçrama yapması için…

Geçen sezon takımın yükselişinde pay sahibiydi. Takımı Play-Off finaline kadar götüren isimlerden biri oldu. Dile kolay 36 maçta 3097 dakika süre aldı ve her yere koştu. Hırçın mıydı evet. Bu hırçınlığı takıma zarar verdi mi evet. Ama takımın apaçık bir abisi olmuştu.

Zaman zaman kavga ettim onunla…

Twitter’da onu eleştirmiştim taraftara yönelik yakışmayan twitleri için…

Kötü oynadığı ve hakemlerle uğraştığı zaman en sert eleştirilerime maruz kalmıştı…

Bana telefon açıp hakaret etmişti. Başkaydı bizim derdimiz onunla… Manisaspor’du tek derdimiz oysa.

Açıkçası unuttum bile neler söylediklerini…

Açıkçası Ankaraspor maçına kadar onunla ilgili böyle bir yazı yazmak aklımın ucundan bile geçmezdi.

Onu en çok eleştiren biri olarak geçen sezon yaptıklarının üzerine bu sezon golcülüğünü de katmıştı.

Bu sezon beklentileri arttırmıştı. Kemal Özdeş’in gelişi, Tahir Karapınar’ın müthiş etkisiyle daha farklı oynayan, skora direkt etki eden biri olmuştu.

Neler yaptı?

Adanaspor deplasmanında geriye düşmüşüz, serbest vuruştan rakibe cevabı yapıştırdı. O dönüşle KAZANDIK!

Mersin İdmanyurdu ile evimizde oynuyoruz, yine geriye düşmüşüz. En kritik anda serbest vuruştan örümcek ağlarını aldı. O moralle KAZANDIK!

Hayati derecede önem taşıyan “Emre Başkan’ın ve Kemal Hoca’nın kırılma maçımızdı” dediği Maraş deplasmanında kaleye füze gönderip takımını ŞAHA KALDIRDI. KAZANDIK!

Fethiyespor ile evimizde oynuyoruz,  rakibin kilidini erken açmazsak başımız ağrıyacak. O da bunun bilincinde hareket edip göstere göstere ceza sahası dışından kaleciyi avladı. Sonrası zaten çorap söküğü gibi geldi, fark da geldi. KAZANDIK!

Denizlispor deplasmanı!.. İlk iki hedefine tutunma maçımızdı deplasmanda. Sabaha kadar oynansa golsüz bitecek maçta 30 metreden serbest vuruşla sihirbazlık yaptı. KAZANDIK!

Vee Maraş maçı kadar önemli Samsunspor deplasmanı!.. Murat Gürbüzerol’un net kaçırışları sonrası gelen mağlubiyetin ardından Hakem Arslanboğa’nın maç boyu tahriklerine dayanamadı. Mağlubiyeti hazmedemedi. Maç sonu kırmızıyı yedi. İki maç ceza aldı.

Buca maçında rakip çok eksikti. Öyle ya da böyle kazandık. Amaa;

ANKARASPOR MAÇINDA GÖZÜM HEP O’NU ARADI!

BEKİR YILMAZ’DI O!

MANİSASPOR’UN HIRÇIN ÇOCUĞU BEKİR!

YAHU HAKİKATEN ÖZLEDİM SENİ BE!

Murat Gürbüzerol gol kaçırıyor, kaçırsın!, Cenk tecrübesizlikten eli ayağına dolanıyor dolansın!, Hakan orta sahada pas hatası yapıyor yapsın!

Ama Bekir Yılmaz bu takımı yalnız bırakmasın!

Benden maçı özetlememi beklemeyin.

Maçın koca özeti Bekir Yılmaz’dı.

Ankaraspor top çevirip bizi uyuttuğunda hep Bekir’i aradı gözlerim!.. Rakibi Barça’ya çeviren takım arkadaşlarına mutlaka isyan ederdi Bekir!..

O olsaydı defalarca kazanılan serbest vuruşlar bu kadar aciz kullanılmazdı. O olsaydı orta saha bu kadar yol geçen hanına dönmezdi. O olsaydı orta sahada tek başına direnen Eray’ın yükü hafiflerdi. O olsaydı Perovic bu kadar etkisiz kalmazdı. O olsaydı… Neyse…

Çok şükür Şanlıurfaspor maçında olacaksın artık! Bu taraftar bu takımı yeniden şahlandırmanı bekliyor Bekir!..

Editör: TE Bilişim