Büyükşehir Belediye Meclisi’nde son birkaç aydır yaşananlar sonunda endişe verici boyuta ulaştı. Olayların bu noktaya geleceği belliydi. Dün gece mecliste yaşanan arbede her iki taraf için artık bardağın taştığı son damladır. Bir yanda AK Partililer diğer
Büyükşehir Belediye Meclisi’nde son birkaç aydır yaşananlar sonunda endişe verici boyuta ulaştı. Olayların bu noktaya geleceği belliydi. Dün gece mecliste yaşanan arbede her iki taraf için artık bardağın taştığı son damladır. Bir yanda AK Partililer diğer tarafta MHP’liler… Üstelik en önde gençler! Meclis salonu görülmemiş bir kargaşaya sahne oldu. Durum çok ciddiydi, ucuz atlatıldı. Ama şimdilik!
Bu işin Perşembesi var daha!!!
Olayların cereyan edişi, Cengiz Ergün’ün güvenlik olmadığı gerekçesiyle toplantıya gelmeyişi, AK Partili Zülfikar Gürcan’ın meclis başkan vekili sıfatıyla 2 saati aşkın bir bekleyişin ardından toplantıyı başlatmak üzere kürsüye yürümesi ve daha sonraki tehlikeli restleşme! Bu detaylara girmek için yazmıyorum. Fotoğrafın geneline bakmak lazım, vahim tablo var orda. Manisa, bu meclis yapısı ve yönetim şekliyle 5 yıl kaybetmekle kalmayacak, belki daha önemli şeyler kaybedecek!
Bugüne kadar herkes siyaset yaptı, haklı veya haksız, doğru veya yanlış. Ama dün gece gelinen noktanın hiç şakası yok! O gençleri karşı karşıya getirmenin nasıl da tehlikeli bir oyun olduğunun farkına varılmalı. Herkes ama herkes aklını başına almalıdır. Siyaset yapmanın ötesinde bir restleşmedir bu! Çok tehlikeli, ağır sonuçlar doğurabilecek bir kavganın fitilini ateşlemektir bu…
Çok net söylüyorum kan akabilir! Bundan daha ötesi var mı? Hangi madde buna sebep olabilecek kadar önemlidir?
Bazen kişisel ihtirasları bir kenara bırakmak, tabiri caizse “efendilik bende kalsın” demek en iyisidir. 16 Mart Pazartesi akşamı Manisa Büyükşehir Belediye Meclisi’nde yaşananların ardından tam da bunu demenin zamanıdır. Tabi buna birçoğunuz pek ihtimal vermiyordur. Ama ben tarafların uzlaşmaya artık mecbur olduklarını görüyorum. Çünkü dün gece yaşanan gerilimin bir tık ilerisi ciddi sonuçlar doğurur. Geri dönüşü mümkün olmayan sonuçlar… Bu kimseyi mutlu etmez, kimseye oy da kazandırmaz. Herkes gerekirse bir adım geri atmalı şehrin hatırı için… Ne var bunda. Ayıp değil, zor değil. Bir şeyler kırılıp dökülmeden, söylemek istemiyorum ama kan akmadan uzlaşmak imkansız değil. Perşembe’ye daha var. Uzlaşın, el sıkışın. Müşterek noktalarda buluşun. Yemin ediyorum vatandaş, millet, yurttaş bunu istiyor, bunu bekliyor…
Bu işin şakası yok.
Perşembe günü saat 17.30’da söz de sizde şehrin geleceği de… Siyasi ihtiraslar mı, sağduyu mu? Siz karar vereceksiniz…
