AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ’kontrollü darbe’ sözüyle ilgili olarak, "Sayın Kılıçdaroğlu maksadını aşan bir ifade sarf etti, daha sonra da bunu toparlayamadı diye düşünüyorum. Kılıçdaroğlu’nun tüm Türkiye’den özür dilemesi gerekiyor ama öncelikle kendisinden özür dilemesi gerekiyor. Ben ne yaptım diye düşünmesi gerekiyor" dedi.
AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, 16 Nisan’da gerçekleşecek olan anayasa değişikliği halk oylaması öncesi Manisa’nın Sarıgöl ve Salihli ilçelerinde vatandaşlarla buluştu. Özdağ, Sarıgöl Emniyet Müdürü Mustafa Kağan Selçuk, 802 Nolu Tarım Kredi Kooperatifi, Sarıgöl Kredi Yurtlar Kurumu, Salihli, Beylikli ve Mersinli Mahallesi sakinlerini ziyaret etti. Ziyaretlerin ardından vatandaşlara seslenen Özdağ, "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’li milletvekilleri ’Darbeye karşıyız. Seçilmiş Cumhurbaşkanının ve seçilmiş hükümetin yanındayız’ dediler. Ardından da CHP milletvekilleri parlamentoya geldiler. Türkiye Büyük Millet Meclisine bombalar yağdırılırken hep beraberdik orada. Ertesi gün meclis olağanüstü toplandığında yine birlikte deklarasyon yayınladık. ‘Demokrasiden yanayız. Darbelere karşıyız’ diyerek. Tüm bunlar yaşandıktan 9 ay sonra Sayın Kılıçdaroğlu’nun ‘kontrollü darbe’ derken mevcut hükümete ve Türkiye Cumhuriyeti Devletine iftirada bulunması büyük bir haksızlıktır, iftiradır. Sayın Kılıçdaroğlu sarf ettiği sözlerle, ‘Evet bir darbe olacaktı ama bunu biliyorlardı. Darbenin oluşmasına göz yumdular’ demeye getiriyor. Kim bu kadar kişinin ölmesine göz yumabilir ki? Kim Türkiye Cumhuriyeti Devletine ihanet edebilir ki? O gece yaşanan her şey tüm kameraların önünde cereyan etti. Genelkurmay Başkanının derdest edilmesi var. Genelkurmay Başkanının daha sonraki ifadeleri var. Savcılık ifadeleri var. Bütün komutanların ifadeleri alındı ve hala ifadeler çıkıyor. Telefon görüşmeleri kayıt altına alınmış vaziyette. Kılıçdaroğlu dahil herkes şundan emin olsun ki bu darbenin bütün failleri ortaya çıkartılacak. 15 Temmuz gecesi gerçekleştirilmek istenen darbe Fetullahçı Terör Örgütü üyeleri tarafından ve ordu içindeki bazı Recep Tayyip Erdoğan düşmanları tarafından yapılmıştır. Arkasında egemen güçlerin desteği vardır. Kılıçdaroğlu bu sözleriyle zımnen destek oluyor. Bunu yaparken de Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve millet iradesiyle seçilmiş hükümeti suçluyor. Türkiye Büyük Millet Meclisini, hukuku suçluyor. Bu sözleriyle de bir noktada Fetullahçıları aklamaya çalışıyor. Bir siyaset adamına bunlar yakışmaz. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu yakışıksız sözlerini düzeltmesi ve 80 milyon Türkiye’den özür dilemesi gerekiyor. Şayet Kemal Kılıçdaroğlu, ’Şu şahısların da ifadesinin alınması gerekiyordu. Şu şahıslar darbe araştırma komisyonuna gelmeliydi. Şuralarda eksiklikler var’ gibi sözler sarf etse takdiri zaten kamuoyu yapar. ‘Kontrollü darbe’ ifadesi doğru bir ifade ve şık değildir. Bu ifade hem Türk istihbaratına, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve hükümetine, Türk Silahlı Kuvvetlerine, emniyet teşkilatımıza, şehitlerimize, şehit yakınlarına ve gazilere saygısızlıktır” dedi.
15 Temmuz şehitlerinden birisinin de yeğeni Volkan Canöz olduğunu hatırlatan Özdağ konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Nasıl bir ’kontrollü darbe’ ki o gece mecliste üzerimize bombalar yağdırılırken 100’e yakın milletvekili olarak oradaydık ve ölebilirdik. Cumhurbaşkanımız ise 50 dakika ile kurtulmuş. Darbe gerçekleşmiş olsa Türkiye’de bir iç savaş çıkacaktı. Özel Kuvvetler, Özel Hareket ele geçse Türkiye’nin hali ne olurdu? Böyle bir ortama çanak tutacak devlet adamı, siyasetçi her şeyden önce bir insan düşünülebilir mi? Sayın Kılıçdaroğlu maksadını aşan bir ifade sarf etti daha sonra da bunu toparlayamadı diye düşünüyorum. Kılıçdaroğlu’nun tüm Türkiye’den özür dilemesi gerekiyor ama öncelikle kendisinden özür dilemesi gerekiyor. Ben ne yaptım diye düşünmesi gerekiyor.”
AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ’a programı dahilinde il ve ilçe parti yöneticileri eşlik ederken, geçtiğimiz günlerde motor kazasında hayatını kaybeden Hüseyin Kelleci’nin ailesine taziye ziyaretinde bulunularak ailenin acısını paylaştı.
