Manisaspor’un vefa gecesi düzenlendi. “Hiç ilgi yoktu” falan demeyeceğim. Bunun böyle olacağını tahmin etmiştim. 1 saat içinde oldu ve bitti. Açıkçası bu kadar kusma derecesinde reklama rağmen bu kadar fiyasko olacağını beklemiyordum.
Gökhan Aytaç'la oturuyoruz, şahittir.
Gece sonunda yanımıza iki taraftar geldi.
Bir tanesi şaşkın gözlerle, "Abi gece bitti mi?" diye sordu.
"Bitti" dedim.
"Ee hani Arda Turan gelecekti?" diye devam etti.
"Arda Marda yok" cevabım sonrası, "kandırıldık" dedi,  sonra da sitemli bir şekilde, “yazın abi bunları” diye de ekledi.
İşte vefa gecesinin özeti buydu. Arda ve Caner’in geceye geleceğine taraftarları inandırmak…
Manisaspor'a vefa denince akla hemen Arda, Selçuk, Caner ve Burak’ı getirdiler. Manisaspor için sosyal medyada bir tweet dahi atmayan futbolcular, şampiyonluk arifesinde kamplarını bırakıp, vefa gecesine mi geleceklerdi?
Manisaspor’un böyle bir dönemde, en büyük enerjisini maksimum 50 bin TL gelir için böyle bir geceye harcamasına anlam veremedim.
Benim bildiğim vefanın tanımı çok başkadır.
Manisaspor'a vefa demek; "çantada 500 bin TL var" deyip de takıma ve personele dağıtmamak değildir.
Manisaspor'a vefa demek; personelin maaşlarını ödemektir. Onların işsiz kalmalarına göz yummak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; hurda satmak değildir.
Manisaspor'a vefa demek; Manolya meydanında tezgah açıp, her şey yolundaymış gibi davranıp, canlı yayında “erik dalı gevrektir” oynamak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; sporcu velilerinden vefa gecesi bileti toplamak değildir.
Manisaspor’a vefa demek;  genç futbolcuların 2 bin 800 TL'lik profesyonellik parasını ailelerine ödetmek değildir.
Manisaspor'a vefa demek; kadro adaletsizliğine son vermek demektir. Oynatılmayanın hakkını koruyan gözeten demektir. Oynatılmayanın kadro dışı bırakılmasına göz yummayan demektir.
Manisaspor'a vefa demek; bir kulüp için olmazsa olmaz olan basın-medya-halkla ilişkiler departmanını görmezden gelmek değildir.
Manisaspor’a vefa demek; “cenaze evinde düğün olmaz” dedikten hemen sonra halay çekme tezatlığı değildir.
Manisaspor’a vefa demek; böylesine bir dönemde, otobüsün içinde genç futbolcularla şen-şakrak canlı yayınlar yapmak değildir.
Manisaspor'a vefa demek; vefa gecesi gündemiyle FIFA’lık borçları camiaya unutturmak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; ulusal lisans adımını atıp, bu kulübün seneye olası eksi puan cezalarını önlemektir.
Manisaspor'a vefa demek; "Seneye kafaya oynayacak bir takım yapma sözü verilsin, sözleşmemde indirim yaparım, gerekirse bedava çalışırım” diyen Taner Taşkın ile özveriyle mücadele eden yerli ve yabancı tecrübelileri karşılıklı anlaşmadan gönderip, kulübe derin maddi yaralar açmak değildir.
Manisaspor’a vefa demek;  bu takımı aylar öncesinden averaj takımı havasına sokmak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; gelenden giden de 6 veya 8 yemek değildir.
Manisaspor'a vefa demek; "8 değil, 150 yeseler de gençlerle oynayacağız" deme cüreti değildir.
Manisaspor’a vefa demek; takımı iki hafta teknik direktörsüz bırakıp, talimatlara aykırılıktan para cezası almak değildir.
Manisaspor'a vefa demek; köy yanarken hiçbir şey olmamış gibi polyannacılık oynamak değildir.
Manisaspor'a vefa demek; “Şu gün Cumhurbaşkanı ile görüşeceğim” deyip görüşmemek değildir.
Manisaspor'a vefa demek; vefa gecesine daha fazla ilgi olsun diye Arda Turan, Caner Erkin, Selçuk İnan üzerinden algı operasyonu yapmak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; bazı sanatçılara video çektirip, sosyal medyaya atıp, suni gündem yaratmak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; vefa gecesinde fırçalı-raconlu basın açıklamaları yapmak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; bu takımı 12 kişiyle Elazığspor deplasmanına gönderip, 17 saatlik yolculuğa mahkum etmek değildir. O çocuklara dönüş yolunda karşılama töreni hazırlatıp, şov yapmak hele hiç değildir.
Manisaspor'a vefa demek; Elazığ yolculuğu öncesi o 12 kişinin başında olmaktır. Onlarla bu yolculuğu, bu çileyi beraber çekmektir.
Manisaspor'a vefa demek; genç oyuncuları aslanların bulunduğu arenaya atıp, onlara 8 yedirtip, hüngür hüngür ağlatmak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; Manisaspor tarihine kara leke olarak geçecek ağır skorları yazdırtmak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; bu takım için özveriyle mücadele eden yabancılara verilen maddi sözleri tutmadıktan sonra, “Yerlilerle oynayacağız. Yabancı hayranlığına son verelim” gibi klişe sözler sarf etmek değildir.
Manisaspor’a vefa demek; maaş bekleyen futbolcuya ve personele 100'er, 200’er TL vermek değildir.
Manisaspor'a vefa demek; eski yönetimden daha kötü yönetim sergilediği hâlde hazirandaki kongreye hazırlanmak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; bu kulübe talip olan adaylara “Şizofren” ve “23 Nisan’da koltuğu bir günlüğüne size vereceğim” gibi bel altı benzetmelerle gönderme yapmak değildir.
Manisaspor’a vefa demek; o koltukları daha fazla işgal etmek değildir, bu kulübün anahtarlarını çok geçmeden büyükşehir belediyesine teslim etmektir.