Merkez Efendi Mahallesi 8 Eylül Caddesi üzerinde 12 yıldır mobilya mağazası işletmeciliği yapan Zafer Kahraman, yıllardır hem iş yerinde hem evinde hayvan besliyor. İşletmesinin içinde ve dışında 12 köpek ve 10 kedi besleyen Kahraman, evinde de hayvanlardan kopmuyor. Evinde kedi ve köpek dışında kuş da besleyen Kahraman, "Sevgim sadece evimdeki hayvanlarla sınırlı kalmadı. Sokaktaki hayvanların yalnız olduğunu hissettiğim için onlara da evcil hayvanlarım gibi samimi davrandım. Hayvanlar bana dost oldu. Her geçen yıl sokak hayvanlarıyla dostluğumuz pekişti. Artık onlar benim birer evladım ve çocuğum gibi oldu" dedi.

ŞİKAYET EDENLER DE OLDU

İş yerinde hayvan beslediği için sıkıntılar yaşadığını da belirten Kahraman şikayetlere rağmen vazgeçmedi. Kahraman, ilk etapta kedi ve köpekleri çevre esnafına, mahalleye alıştırmaya çalıştığını dile getirerek, süreci şöyle anlattı:

"Kimi zaman çok büyük tepkiler gördük. Belediyeden tutun, Çevre Müdürlüğü, Valiliğe kadar şikayetler oldu. Bazı vatandaşlar hayvanlar nedeniyle iş yerinin önünden geçemediklerini söyledi. Bazı esnaf ise hayvanlar yüzünden müşteri gelmediğini iddia etti. Kimi arkadaşımız da 'Bu hayvanlar burada durduğu sürece senin iş yerine müşteri gelmez' diye eleştiride bulundu. 12 yıl boyunca bunun mücadelesini verdik. Artık beni eleştirenler, iş yerime hazır mama, çevredeki vatandaşlar ise yemek artıklarını getirmeye başladı. Kimileri  çocuklarıyla birlikte kedileri ve köpekleri sevmeye geliyor. Artık çevremdekiler de hayvanlara alıştı. Bu alışkanlık hem benim hem de hayvanların hoşuna gitmeye başladı. Müşterinin davranışlarından hayvansever olup olmadığını anlıyorum. Sohbet de ediyoruz. Hayvansever müşterilerime kimi zaman özel hediyeler takdim ediyorum. Kimi zaman da alacağı bir mobilyada belirli oranlarda özel indirim uyguluyorum. Müşterilerimiz böylece memnun kalıyor. Bazı müşterilerim ise birkaç gün sonra elinde mamalar ile iş yerimize gelip bana teslim ediyor. Böylece yaptığım işin ne kadar güzel bir şey olduğunu anlıyorum."

Kahraman ayrıca iş yerine alacağı personelde hayvanseverlik özelliği aradığını vurgulayarak, "İş yerime alacağım personelde aradığım birinci şart hayvansever olması, ikincisi sigara içmemesi. Zaten hayvan sevmezse benim mağazamda çalışması zor olur. Şuanda bir çalışan kadın arkadaşımız var. Onun da hayvanlarla arası çok iyi" dedi.

'CEZANIN KARŞILIĞI HAPİS OLMALI'

Hayvanlara yönelik şiddet olaylarına değinen Kahraman, "Hayvanlara uygulanan şiddet veya öldürme olayları ancak sadist insanların yapabileceği bir davranış. Kamuoyunda köpeği otomobilin arkasına bağlıyorlar, ayaklarını kesiyorlar. Kedilerin derilerini yüzdüklerini görüyoruz. Gördükçe de üzülüyoruz. Sokak hayvanlarına yönelik yaşanan bu şiddete karşı bir an önce önemli tedbirler alınması gerekir. Ayrıca cezaların ağırlaştırılması, caydırıcı nitelikte olması lazım. Bana göre hayvanlara karşı işlenen suçun cezasının karşılığı hapis olmalı. Düşük para cezaları ile sokak hayvanlarına şiddeti veya cinayeti önleyemeyiz" dedi.

 

Editör: TE Bilişim