Zülfikar Gürcan il Başkanı olduğunda gazeteci gözüyle Ak Parti’nin yanlış yaptığını söylemiştim. Çünkü Zülfikar Gürcan mecliste grup başkan vekilliydi. Ve o zaman çoğunluk Ak Parti’deydi. İl Başkanı meclis gurup başkanıdır. Grup başkan vekili ise meclisteki üyelerden biridir. Gurubu temsil eder. Mecliste yaşananların ardından o gece veya bir gün sonra İl Başkanı ayrı bir otorite olarak çıkar durumu toparlar. Stratejik açıdan her iki görevin de aynı kişide olması, yani aynı koltukta iki karpuz olması mantık dışıydı. Bu tuhaf durum Zülfikar Gürcan’ın da sağlıklı bir şekilde görevini yapmasına engel oldu. Doğal olarak yıprandı. Mecliste yapılan kavgalar, yanlışlar, tutarsızlıklar partiye eksi yazdı.  
Buna rağmen Gürcan için başarısız demek haksızlık olur. Partiyi borç batağından kurtardı, düzlüğe çıkardı. 2014’deki yerel seçimlerde Hüseyin Tanrıverdi döneminden kalan borçlar ödendi. Bu bakımdan Gürcan daha derli toplu bir tablo çizdi. 
Ancak bu yetmedi. Çünkü yönetimdeki çatlak kronik bir çataktı. Bu çatlak, bu bölünme, bu görüş ayrılığı çok eskilere dayanıyordu. Sorun bir türlü çözülemedi. Hatta Ak Parti Genel Merkezi’nin görevden alma isteği yerine “istife edin” isteği bu yüzden topyekün karşılık bulmadı. Bu gerçek Ak Parti yönetimindeki çatlağın ne denli derin olduğunu gösterdi. 
Derken süreç MHP’deki gibi kısa ve acısız sürmedi. Zülfikar Gürcan ve yönetimdeki bazı partililer direndi. Ama bir yere kadar… Yarım kalan iş nihayet bitirildi.   
Hayrullah Solmaz, Mehmet Çerçi, Abdurrahim Arslan (iki dönem), Ramiz Şiyak, Dursun Ali Yıldız, vekaleten Çetin Güngör, Vekaleten Mustafa Bilir (vekaleten), Zülfikar Gürcan (iki dönem) ve Murat Baybatur… 
Ak Parti, kurulduğu 2001 yılından bu yana tam 13 kez il başkanlığı koltuğunda oturan ismi değiştirmiş. Ya il başkanı istifa etmiş ya istifa ettirilmiş ya da görev süresi dolmuş. Yani Ak parti bir türlü il başkanlığı konusunda istikrarı yakalayamadı. 
Bu gece Berk Mersinli 14. İl Başkanı oldu. 
Bu isim kimi çağrıştırıyor? Tabi ki Murat Baybatur’u… Baybatur MKYK üyesi. Doğal olarak onun dediği oldu. Bugün Baybatur 4 yıl önceki Arınç’ın, Tanrıverdi’nin konumunda. Berk Mersinli de 4 yıl önceki Murat Baybatur’un konumuna erişti. Yani sırayla…   
Peki bundan sonra ne olur ya da olmalı?  
“Manisa Ak Parti’yi bekleyen büyük tehlike!” dedim ya, geleyim sadede değil mi? 
Ak Parti 47, MHP 34, CHP ise 7 üyeye sahipti.  Ne zaman? 2014 yılının Mart’ında. Manisa teşkilatı büyükşehir belediye başkanlığı koltuğunu kaybetmesine rağmen il geneli oylarda Recep Tayyip Erdoğan’ın rüzgarını arkasına alarak mecliste büyük bir çoğunluk elde etti. Ama sonra Erdoğan’ın kazandırdığı çoğunluk bile korumadı.  
Bugün mecliste 43 Ak Parti, 37 MHP, 6 CHP ve 2 de bağımsız üye bulunuyor. Yani Ak Parti çoğunluk avantajını yitirdi. Ve buna rağmen kimse bunun hesabını sormuyor. Marmaray’ı, 3.köpürüyü, Sabuncubeli Tinelini de yapan bu parti, 2001’den bu yana 14 il başkanı değiştiren de bu parti. Ülke geneline baktığımda vizyon var, yatırım var, hizmet var. Ama teşkilatlara bakınca sorunlar sorunlar sorunlar… 
Bu gerçekler ışığında yeni il başkanı Berk Mersinli’nin ne yapacağı dikkatle izlenecek. Çok hassas bir süreç… Ak Parti’yi büyük bir tehlike bekliyor çünkü. Bu tehlike mecliste… Ak Parti’de küskünler arttı, daha çok üye kaybedilebilir. Eğer Berk Mersinli toparlayıcı olabilirse, hatta mümkünse gidenleri yeniden Ak Parti’ye geri kazandırabilirse 2019’da en güçlü milletvekili adayı olarak listede yerini alır. Ama tersi olursa, parti daha da bölünüp parçalanırsa Berk Mersinli’nin siyasi hayatı biter. Ve bundan sonra Murat Baybatur’un daha çok topa girmesi gerekebilir.