Olay, 22 Kasım 2011 tarihinde Doğuş Caddesi 4 numaradaki apartmanda meydana geldi. Psikolojik sorunları bulunduğu belirtilen 30 yaşındaki Meryem Özer, çocukları 6 yaşındaki Yahya Vecdi ile 7 yaşındaki Asya Özer'i vücutlarının değişik yerlerinden defalarca bıçaklayıp, birinci kattaki evlerinin balkonundan beton zemine attı. Ağır yaralanan iki kardeş hastaneye kaldırılmak istenirken yolda yaşamlarını yitirdi. Cinnet getirdiği öne sürülen anne Meryem Özer önce hastaneye götürüldü, ardından da adliyeye sevk edilip tutuklandı. Soruşturmayı tamamlayan Cumhuriyet Savcısı Çetin Yağlı, sanık hakkında “kasten öldürme” suçundan iki kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açtı.

İndirim uygulanmıştı
İzmir 7'nci Ağır Ceza Mahkemesinde, 31 Aralık 2014 günü görülen son duruşmaya tutuklu yargılanan Meryem Özer, eşi Vahap Özer ile avukatı İbrahim Özdemir katıldı. Mahkeme başkanı, sanığa Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinden verilen raporda psikolojik bozukluk teşhisiyle ‘cezai ehliyetinin bulunmadığı’, İstanbul Adli Tıp Kurumunun ‘cezai ehliyetinin olduğu’ ve en son olarak İstanbul Adli Tıp Kurumu 4'üncü İhtisas Kurulunun ‘cezai ehliyeti olduğu’ raporu verdiğini belirtti. Tutuklu yargılanan Meryem Özer daha önceki duruşmada verdiği ifadesinde, “Zaman zaman birileri bana bir şey söylüyor, ‘Şunu yap, bunu yap’ diyorlardı. Çocuklarım olan Asya ve Yahya Vecdi'ye karşı içimdeki şeytan ‘Onları vur, bıçakla. Sustur onları’ diyordu. O sesi dinleyip onlara bıçakla vurdum. Onlara bir şey olmadı. Şimdi babalarının yanında olmalılar. Hatta ben içimdeki sesi dinleyip kocam Vahap'ı da bıçakladım. Çocukları balkondan attığımı hatırlıyorum. Eşime de çok saldırıyordum. Eltim N. bana büyü yaptı. Bana yaptığı büyü ölüm büyüsüydü. Yatak çarşaflarının içerisine yaptığı büyülü maddeyi sürmüş” dedi. 
Son duruşmada da akli dengesinin yerinde olmadığını gösteren tavırlar sergilemeye devam eden Meryem Özer, olayı hatırlamadığını öne sürerek, “İstemeden oldu, cezaevinde hala kulağıma değişik sesler geliyor. Anne ve ablam da benim gibi hasta. Gelen son raporu kabul etmiyorum. Önce Allah'a sonra size güveniyorum. Tahliyemi istiyorum” diye konuştu. 
Mahkeme heyeti, sanığa önce iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ardından duruşmalardaki iyi halinden dolayı cezayı iki kez müebbet hapse indirdi.

Bakanlık avukatı talep etti, cezası yükseldi
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilgen Özen, suçtan zarar gören Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının yargılama aşamasında olamamasından ve verilen cezada indirim olmasından dolayı kararı temyize götürdü. Dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesi, “canavarca hisle veya eziyet çektirerek alt soydan birini ve çocuğu kasten öldürmek” suçundan açılan kamu davasında, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının bu suçun zarar göreni olduğu için verilen kararı bozdu. Bozma kararının ardından dava İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden görüldü. Son görülen duruşmaya sanık Meryem Özer tutuklu bulunduğu Gebze Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile katılırken, sanık avukatı İbrahim Özdemir, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilgen Özen duruşma salonunda hazır bulundu. Duruşma savcısı geçmişteki mütalaasını tekrarlayarak sanık anneye 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Avukatı Müjgan Bilgen Özen, sanığın çocuklarını canavarca hisle öldürmesi nedeniyle lehine hiçbir takdir indirimi uygulanmadan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti. Sanığa son sözü soruldu. Sanık Meryem Özer, “Bilerek ve isteyerek yapmadım. Allah kimseye acı vermesin” dedi. 
Mahkeme heyeti kısa bir aranın ardından sanığa 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildiğini açıklayıp davayı bitirdi.

Editör: TE Bilişim