Özel, Kasım Bostan’ın 2 gün sonra cesedine ulaşılmasının Hastane güvenlik kamera kayıtlarının yetersiz kalması iddiasını gündeme getirdiğini ve bu iddiaların araştırılması gerektiğini vurguladı. Özel, soru önergesinde gerek hastaneden gerekse Sağlık Bakanlığından açıklama yapıldığını, soruşturma başlatıldığını ancak Kasım Bostan’ın Manisa’da yaşayan ailesinin iddialarının Hastanenin ihmalkarlığı yönünde olduğunu söyledi.  Özel’in soru önergesinde göze çarpan ayrıntı ise Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinin tuvaletlerinde “acil çağrı butonu” olup olmadığı  yönündeki soru oldu.   CHP’li Özel’in soru önergesinde şu sorulara yer verildi:   •Kasım Bostan’ın ailesi İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesine Kasım Bostan’ın kayıp olduğu yönündeki başvurusunu hangi gün ve hangi saate yapmıştır?  •Kasım Bostan kemoterapi ünitesinden ayrılırken durumunda bir anormallik ve/veya tıbben müdahale edilmesi gereken bir durum tespit edilmiş midir?  •Kasım Bostan’ın 2 gün boyunca cesedinin bulunamamasında hastanenin güvenlik kameralarının yetersiz kaldığı ortada iken, Bakanlığınızın ‘kamera kayıtlarının tuvalet giriş-çıkışlarında olamayacağı’ yönündeki açıklaması hangi yasal düzenlemeye dayanmaktadır?   •Kasım Bostan’ın oğlunun ifadelerine göre, Kasım Bostan’ın cesedi şüpheli ölüm olduğu gerekçesi ile kendisine gösterilmemiş ancak Savcı da cesedi görmeden morga kaldırılmıştır. Bu iddialar doğru mudur? Gözden kaçırılmak istenen bir durum mu vardır?   •Söz konusu şüpheli ölüm ile ilgili ne zaman soruşturma başlatılmış mıdır? Soruşturma sonuçlanmış mıdır? Sonuçlanmış ise hastanenin ihmalkarlığı bulunmakta mıdır?   •Aile Sağlığı Merkezlerinden bile tuvaletlerde acil durumlarda hastaların görevli personele ulaşabilmesi için “acil çağrı butonu” konulması istenirken İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinin tuvaletinde bu butonun olmamasını nasıl açıklıyorsunuz?  •İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kaç adet “acil çağrı butonu” bulunmaktadır? Bu butonlar hangi servislerdedir?   •Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Tıbbi Hizmetler Sunum Rehberinde Yataklı Servis Hizmet Sunum Süreci bölümünde “Kliniklerde hastaların kullandığı tüm banyo ve tuvaletlerde çağrı sistemi bulunmalıdır” ifadesi yer almaktadır. Sadece yataklı servis bölümünü düzenleyen bu maddenin hastanelerin tüm birimleri için geçerli olması gerekmez mi? Bu düzenlemenin sadece yataklı tedavi bölümü ile kısıtlanmış olması sizce de önemli bir eksiklik değil midir?  Bu konuyla ilgili herhangi bir tasarrufunuz olacak mıdır?   •Hastanelerin tüm bölümlerinde çağrı butonu sisteminin yerleşmesi ve zorunlu olması yönünde bir hazırlığınız bulunmakta mıdır?    Konuyla ilgili bir açıklama yapan CHP’li Özel, ihmalkarlık varsa derhal bulunmalı dedi ve hastane tuvaletlerinde “acil çağrı butonu” olmamasını bir skandal olarak değerlendirdi.     CHP’li Özel;     “Öncelikle acılı ailemize başsağlığı ve sabır diliyorum. Bu konu son derece önemli. Her ne kadar Bakanlık soruşturma yapıyoruz diye konuyu geçiştirmiş olsa da bizler konunun takipçisi olacağız. Bir vatandaşımızın tedavi olmak için gittiği bir hastanede ölü bulunması, üstelik iki gün boyunca kimsenin bu ölümden haberinin olmaması tam bir skandaldır. Örtbas edilecek bir konu değildir. Her fırsatta övdükleri sağlıkta reform sürecinin ne hale geldiği yaşanan bu son olayla bir kez daha gözler önüne serildi. Gerek hekime şiddet vakalarında gerekse hastalarımızın yaşadıkları hak ihlalleri ve bugün yaşadığımız işte bu acı olay benzeri olaylar göstermektedir ki, artık hastanelerde herkes birbirinden bihaber ve tamamen denetimsiz mekanlar haline geldi. Reform süreci ile birlikte elinden her tür görev ve sorumluluğu alınan Bakanlıktan hiç olmazsa denetim görevini yapmasını bekliyoruz. Eğer bir ihmalkarlık varsa derhal bulunmalı. Üstelik hastane tuvaletlerinde, ister yatarak ister ayakta tedavi olsun, hastanın acil yardım butonuna ulaşamamış olması tam bir skandaldır. Bizler yetkililerden konuyla ilgili ciddi bir cevap ve soruşturmanın hızla yürütülmesini talep ediyoruz.”     

Editör: TE Bilişim